|
|
|
PSİKOTERAPİLER |
|
|
|
|
|
|
|
Hipnoz ve kötü alışkanlıklar |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bazı reklamcılar bize hipnoz vasıtası ile bir çok alışkanlığımızı kontrol edebileceğimizi söylemişlerdir. Mesela bir hafta içerisinde 4 ila 5 kilogram zayıflayabilmek, ertesi sabah sigara alışkanlığını bırakarak uyanmak ve tüm isteklerinizi kontrol altında tutmak hipnoz ile mümkün olabilmektedir.
Bu reklamcıların ilanları hakkında şüpheci davranmakta, hassas olmakta haklısınız. Ancak herkes tarafından bilinen bir gerçektir ki; hipnoz vasıtası ile tırnak yemekten,aşırı oburluğa kadar bir çok kötü alışkanlıktan kurtulmak ta mümkündür. Devamlı üzüntülü bir karakter yapısı veya huysuz bir şahsiyet nedeni ile uyumsuz olma gibi arzu edilmeyen alışkanlıklar da hipnoz vasıtası ile başarılı bir şekilde tedavi edilebilmektedir. Alışkanlıkların nasıl düzeltilebileceğinin genel prensiplerini, bu bölümün başında tartıştık. Burada tekrar stressin nasıl azaltılabileceğini gözden geçirmekte yarar vardır. Eğer daha stressli bir hayata doğru gidiyorsanız, bu stressli hayat sizi tüketecektir. Zihninizdeki olumlu düşünceleri silecek , onun yerine olumsuz düşünceleri zihne hakim kılarak, olumlu davranış kalıplarınızı tahrip edecek. Özellikle kendinizi sıkıntı içerisinde hissettiğiniz zaman, aşina olduğumuz savunma mekanizması en rahat bir şekilde duruyormuş gibi görünmektir. Bu davranış modeli hatalıdır. Sonuçta,stresin sebeblerini ortadan kaldırmak yerine onlarla yaşamaya ve şahsiyetinizi onlar var olacak şekilde kilitlemeye başlarsınız.
Hipnoz işte bu anda devreye girerek, size yepyeni bir dünya ve yepyeni çıkış yolları gösterir. Stressten arınmış bir hayat tarzını nasıl kuracağınızı öğrendiniz.
1.OBURLUK
Oburluk, stressli ve gerilimli bir hayatın bireye verdiği hatalı yöneliminden kaynaklanmaktadır. Kişiliğimiz ve savunma mekanizmalarımız, yıllarca süren gelişim evrelerinde davranış kalıpları şeklinde oluşmaktadır. Bunları sihirli bir çubuk ile bir anda değiştirmek veya düzeltmek mümkün değildir. Fakat hipnoz bazı spesifik problemlerin tedavisinde veya çözümünde bize yardımcı olabilir.Mesela oburluğu, tetikleyici bir özelliği olan stressin kontrol altına alınması mümkündür. Şişmanlıktan zayıflığa doğru olarak vücut görünümünüzü değiştirebilirsiniz. Yakışıklı veya güzel bir görünüme bürünebilirsiniz. Kendi kendinize saygınızı yitirmemeniz ve arzuladığınız kişiliğe kavuşabilmeniz için, yemek alışkanlıklarınızı değiştirebilecek iç güçleri harekete geçirebilirsiniz. Bu durumda yeme dürtüsü sadece gerçekten aç olduğunuz dönemlerde sizi uyarır. Sonuçta hipnoz aracılığı ile sizi aşırı yemeye iten eğilimlerinizi bilinç altındaki gerçek nedenlerini ortaya çıkararak, sizin boşalmanızı ve rahatlamanızı sağlar.
Biz, aşırı yeme probleminin tedavisinde şumullü bir program uyguluyoruz. Hipnoz ise bu şumullü programın esas kısmını oluşturmaktadır. Bu programın ihtiva ettiği ana özellikler şunlardır:
1. Düzenli kültür fizik programları,
2. Yemek alışkanlıklarının bir takvime bağlanması,
3. Yemek seçimi, yemek hazırlama ve yemek tüketimi ile ilgili aktivite ve alışkanlıkları ihtiva etmeyen diğer şeylerle uğraşmak.
Oburluğun kontrolünde tedavi edici bir yol olarak hipnotik tedavi başarılı sonuçlara ulaşmıştır. 1962 yılında Dr.Leo Wollman, ortalama 2,5 kilogram ağırlık kaybeden 450 şişman vaka hakkında bir makale yayınladı. Bu vaka takdimlerinde en fazla kilo kaybeden l kişi, iki ay içinde 25 kilogram kaybetmişti. Ondan sonra aylık olarak ortalama 5 kilogram kaybetti. Dr. Wollman'dan sonra aynı şekilde bir çok vaka takdimleri ve araştırma sonuçları yayınlandı. Hepsinde ortak olan husus: Hipnoz yöntemini kullanmak suretiyle fazla kilolardan kurtulmanın mümkün olduğudur.
2. SiGARA
Sigara içmek genellikle , oburluk alışkanlığından daha kolay bir şekilde üzerinden gelinebilecek bir problemdir. Biz yaşamımızı devam ettirmek için yeriz. Yeme alışkanlıklarının ekserisi çocukluk döneminde edindiğimiz alışkanlıklara bağlıdır. Sigara içme ise diğer bir alışkanlığımızdır. Ancak yaşamımızın devamı için sigara içmek şart değildir. Bu nedenle daha kolay bir şekilde bu alışkanlıktan vazgeçebiliriz.
Çalışmalar göstermiştir ki; Hipnozu kullanarak sigara alışkanlığından vazgeçmek kolayca ve süratli bir şekilde mümkün olmaktadır. Ancak kötü alışkanlığın tekrar gelmemesi için, düzenli olarak, otohipnoz ve gevşeme tekniklerini uygulamanız gerekmektedir.
Otohipnoz esnasında bireyler; soluklarının hoş kokusunu , havanın temizliğini sigaradan önce hissettikleri duygularını tekrar keşfettiler. Bu kişiler zihinsel güçlerini faaliyete geçirerek, sigaradan uzaklaştıklarında oluşacak tüm olumlu şeyleri hissetmeye çalıştılar.
Oburluğun tedavisinde hipnoz toplu bir proramın sadece bir parçası idi. Pratik hipnoz çalışmalarına ilaveten, tiryaki asla sigara içmeyeceği yerleri de kafasında canlandırdı. Mesela yatakta,araba kullanırken, telefona cevap verirken,kahve içerken kısacası sigara içmenin arzulanacağı tüm durum ve yerlerde sigara içmemeyi kafasından geçirdi. Tiryakilere, sigara içmeyi arzuladıkları zaman; sigarayı yakmadan önce en az on dakika beklemeleri tavsiye edildi. Bu süre içerisinde sigara içmemeye bağlı, oluşacak tüm olumlu hisleri ve düşünceleri zihninde canlandırması istendi. İşte tüm bu düşünceler esnasında, bilinç altını ve zihnini aktive ederek sigara ihtiyacını doğuran nedenlerin yerine daha sağlıklı ihtiyaçları koyarak gidermenin yollarını bulmalıdır.
3. ALKOL
Hipnoz, alkol tedavisinde de başarılı bir yöntem olarak kullanılmıştır. Los Angeles'te 8. cadde üzerinde hipnoz vasıtasıyle alkolikler tedaviye çalışılmaktadır. Dünyanın bu konuda çalışan belli başlı alkolik tedavi merkezleri de hipnozu kullanmaktadırlar. Topeca ve Kansas'daki klinikler bunlara örnektir. Bu merkezlerde hastalara yeni bir otoimaj verilerek, şahsiyetleri yeniden şekillendirilmektedir. Alkol almadan hayatın nasıl hoş olacağı ve hayattan zevk almanın diğer yönleri otohipnoz teknikleri ile gösterilmektedir.
Konu ile ilgili olarak çeşitli kontrol grupları ile çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalardan biri Wihter Veterans Administration Hospital'indeki çalışmadır. Burada alkol tedavisinde uygulanan 4 yöntem karşılıklı test edilmiştir. Bu yöntemlerden biri de hipnoterapidir. Sonuçlara bakıldığında hipnoterapinin alkol tedavisinde diğer yöntemlere göre % 12 oranında üstünlük gösterdiği tesbit edilmiştir.
İngilizlerin yaptığı bir çalışmada da; alkol alımının kontrol edilebilmesi için yapılan çalışmalarda en önemli hususun zihinsel gücün olumlu telkinlere kanalize edilmesi olduğudur. Bu da hipnoterapi ile çok iyi bir şekilde başarılabilmektedir. Burada öyle telkinler veriliyordu ki; hep olumlu zihinsel imajları uyarılıyordu. " Alkolsüz yapılan her hareket kıymetli ve değerlidir... Rahat ve huzurlu geçen hergünü tam yaşa...Sağlıklı geçirdiğin her gün diğer insanlar içinde onlara bir armağandır..."
Alkolikler incelendiğinde çoğunun spesifik problemler nedeni ile içmeye eğilim gösterdiğini tesbit ederiz. Problemler genellikle ailelerinden, işlerinden veya etrafındakilerden kaynaklanmaktadır. Onlar inkar etse bile ,sıkıntı ve gerginlikler içmeyi tetiklemektedir. Hipnoz işte bu gerilimli insanlara yardım etmede çok yararlı bir yöntemdir. Onların hayatını daha olumlu ve pozitif düşüncelere yönlendirerek hayattan zevk almalarını sağlamak hipnoz ile mümkündür. |
|
|
|
|
|
|
|
|
Herşeyin bir güzelliği var, herkes göremese de... |
|
|
|
|
|
|
PSİKOLOJİK DANIŞMAN
AHMET VURAL |
|
|
|
|
|
|
|
HAFTALIK PROGRAM |
|
|
|
|
|
|
Hangimiz bir gün yataktan kalkıp da daha akıllı olduğumuzu görmek istemeyiz ki? Bu dilek her ne kadar ütopik olarak görülse de bir bilim adamının yöntemi, 1 hafta gibi kısa bir sürede, zekayı yüzde 40 oranında artırmanın mümkün olduğunu ortaya koydu. Beynin herhangi bir kas gibi olduğunu ve egzersizlerle güçlenebileceğini öne süren İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nin Biyomedikal Bölümü’nden Prof. Mark Lythgoes’in 1 hafta süren programı BBC’de yayınlandı. Programa katılan 100 kişinin IQ’larında, yüzde 40 oranına varan artış görüldü. Bu artış katılımcıların programa katılmadan önce girdikleri testle, programdan sonra uygulanan test sonuçları karşılaştırılarak elde edildi.
İşte bir haftalık program
Cumartesi: Dişinizi her zaman kullandığını elinizle değil, diğeriyle fırçalayın. Ve gözünüzü kaparatak duş alın.
Pazar: Sabah saatlerinde bulmaca çözün. Ve kısa yürüyüşe çıkın.
Pazartesi: Akşam yemeğinde yağlı balık yiyin. İşe ya yürüyerek ya bisikletle ya da daha önce kullanmadığınız bir araçla gidin.
Salı: Sözlükten bilmediğiniz sözcükleri öğrenin. Ve bunları günlük konuşmanızda kullanmaya çalışın.
Çarşamba: Yoga, Pilates ya da meditasyon derslerine katılın. Daha önce tanımadığınız bir insanla konuşun.
Perşembe: İşe daha önce kullanmadığınız bir yoldan gidin. Televizyondaki ciddi bilgi programlarını izleyin.
Cuma: Alkol ve kafein tüketmekten kaçının. Alışverişe çıkarken listeyi ezberlemeye çalışın.
|
|
|
|
Bugün 164 ziyaretçi (207 klik) kişi burdaydı! |